Herkese sıcak bir İstanbul’dan merhaba;
İkizlere hamile kaldığım dönem tam da böyle sıcak havalara denk gelmişti. O kadar şanslıydım ki; harika bir doktora sahiptim.
Neden mi harikaydı?
Bana hamilelik sürecinin her canlı da olduğu gibi çok normal bir dönem olduğunu aşılamıştı ilk önce.
Her canlı bir yavru dünyaya getirir ve hiç biri insanoğlu kadar naz yapmaz demişti. O kadar mantıklı geldi ki bana.
Hamileliği hastalık gibi görmemek gerekiyordu. Hamileyken hasta gibi davranmak da gerekmiyordu. Ben de öyle yaptım. Alışverişlerimi kendim yaptım, çarşı pazar gezdim, hiç bir planımı hamileyim diye ertelemedim en önemlisi.
Çarşı pazar gezdim, piknik yaptım, dans ettim, keyifli ve o kadar da eğlenceli bir gebelik dönemi geçirdim.
Hamileliğimin son ayında bile evden çalışmaya devam ettim.
Hamilelik de beslenme çok önemli, en önemlisi de bol bol su içmek. İnanmayacaksınız ama günde 4 litreye yakın su tükettim ben.
Peki hamileler ne yemeli?
Sabah süt, salatalık, domates , zeytin peynir ile ofiste kahvaltılarımı yaptım hep. Hiç aşermedim diyebilirim. Çünkü, her istediğimi yiyebildiğim için gerek kalmadı sanırım:)))
Normalde hiç yemediğim ağzıma sürmem dediğim bir şeyi yedim ama! O da böbrek ızgara idi.
Bol bol meyve yedim, özellikle çokça tatlı tükettim. Bundan sebep olsa gerek ikizler çok ama çok hareketlilerdi karnımda.
Doktor kontrollerine gittiğimde, kontrolden 15 dakika önce bir parça bitter çikolata yerdim. Sonra değmeyin keyfime, ultrasonda ekranda dans eder gibi olurlardı.
Hamilelik çok özel ve güzel bir his. Sonuna kadar doya doya keyifle geçirin sizde hamileliklerinizi. Çünkü çok fazla başınıza gelecek bir durum değil.
1,2, maksimum 3 günümüzde değil mi? :)))
(adsbygoogle = window.adsbygoogle || []).push({});
Böbrek ızgaramı 🙂
evetttt :))